Safra kesesi karaciğerin ürettiği safranın depolandığı bir kese olup karaciğere yapışık, ters armut şeklinde bir organdır. Sindirim sistemine besinin girmesi ile “Kolesistokinin” isimli hormon salgılanıp safra kesesinde depolanmış safranın barsaklara boşalmasını sağlar.
Özellikle safra kesesi içerisindeki taşın, safra kesesi kanalını tıkaması sonucu dışarı çıkamayan safra enfeksiyona neden olur. Sağ üst karın bölgesinde özellikle yemek sonrası başlayan ağrı en sık gördüğümüz belirtidir. Her atak safra kesesi duvarının incelmesine ve ilerleyen dönemde duvarın delinip safranın karın içerisine akmasına neden olabilir.
Safra kesesi içerisinde yer alan kolesterol ve safra tuzlarının yoğunlaşması ile yalancı polipler oluşabilir. Bunlarda kanser riski olmayıp genellikle boyutları değişmez. Gerçek polipler zaman içerisinde boyutu artıp, %1-5 kanser riski taşımaktadır.
Kilo kaybı en önemli belirti olup hastanın zaman kaybetmeden ileri tetkik ile değerlendirilmesi gerekir.
- 10 mmden büyük polip
- Birden fazla polip
- 20 mmden büyük taş
- Küçük taşı olup safra kesesi iltihabı geçiren hastalar
- Küçük taş + şeker hastalığı varlığı
- Porselen safra kesesi
Laparoskopik yani kapalı ameliyat en çok tercih edilen yöntemdir. İnsan vücudunda en fazla değişikliği yani varyasyonun olduğu bölgelerden birisi safra kesesi ve safra yollarıdır. Bu nedenle bazı değişiklikler kapalı ameliyata izin vermeyebilir. Böyle bir durum ile karşılaşılır ise açık ameliaya geçilebilir.
Hastalarımız ameliyattan 4-6 saat sonra su içip sıvı gıda ile beslenmeye başlar. Ameliyat sonrası 1. Gün taburcu edilip gerek olursa 2. gün dren kontrolüne çağrılıp dreni çekilir. Bol yürüyüş kapalı ameliyat sonrası sırt, omuz ve bel ağrısını en aza indirir. Sıvı tüketimi çok önemli olup 2,5 lt ve üzeri hedeflenmelidir. Yağlı, baharatlı ve hazır gıdalar, yumurta ve türevleri, kahve, asitli içecekler ve alkol tüketimi en aza indirilmelidir.