Meme Başında Akıntı: Bilmeniz Gerekenler
Meme sağlığı, kadınlar için önemli bir konudur ve meme başı akıntısı da sıkça karşılaşılan bir durumdur. Genellikle endişe verici olsa da, çoğu zaman iyi huylu nedenlerden kaynaklanır. Ancak dikkate alınması gereken belirtiler vardır.
Meme başı akıntısı, kendi kendine oluşmalı, tek taraflı ve kanlı veya pembe-kırmızı tonlarda olmalıdır. Bu belirtiler varsa, akıntı patolojik olabilir ve doktor kontrolü gerekebilir. Ancak unutulmamalıdır ki, pek çok akıntı iyi huylu sebeplerden kaynaklanır. Örneğin, intraduktal papilloma veya duktal ektazi gibi durumlar sıkça rastlanır.
İntraduktal papillom, genellikle meme ucunun altındaki geniş süt kanallarında oluşan küçük, iyi huylu tümörlerdir. Duktal ektazi ise enfeksiyonlar veya hormonal etkiler gibi farklı nedenlere bağlı olarak gelişen bir kanal genişlemesidir.
Meme başı akıntısının %5-15’i kanserle ilişkilendirilebilir. Bu nedenle, özellikle 40 yaş sonrası meme başı akıntıları ciddiyetle ele alınmalıdır. Emziren kadınlarda ise sütlü akıntı normal kabul edilir ve emzirmenin sona ermesinin ardından bir yıl boyunca devam edebilir.
Galaktore, doğum ve emzirme olmadan görülen sütlü meme başı akıntısıdır. Bu durum genellikle iki taraflıdır ve birçok meme kanalından süt benzeri bir sıvı gelir. Nadiren kanserle ilişkilidir ve genellikle ilaçlar, hormonal bozukluklar veya meme başının uyarılması gibi faktörlerle ilişkilendirilir.
Meme başı akıntısı şikayetiyle başvuran her hasta için radyolojik görüntüleme yöntemlerine başvurulmalıdır. Özellikle 35 yaş altındaki hastalarda ilk tercih genellikle ultrason olurken, riskli durumlarda ve 40 yaş üstü hastalarda mamografi ve ultrason tercih edilebilir.
Sağlıklı bir yaşam için, meme sağlığına gereken özeni göstermek önemlidir. Eğer herhangi bir endişe duyuyorsanız, bir uzmana danışmak her zaman en iyisidir.